Monday, July 6, 2009

GSTV

Eve gelinir koltuğa uzanılır TV açılır ve Digiturk kapalı değilse zaten kanal 75 te kaldığından direk karşıma gelen GSTV'dir.

Bir futbol kulübünün kanalını ulusal bir yayın sistemine geçirip izlenebilirliğini arttırmak için seçilebilecek en iyi ay Haziran-Temmuz olmalı. Bünye ister istemez ekranda sarı-kırmızı birşey görmek istiyor ve GSTV sürekli antreman, eski maç, röportaj yayınlayarak bu isteği besliyebiliyor. Bir zaman sonra alışkanlık yapıyor ve aynı program 2-3 kez seyredilmeye başlanabiliyor. Her an yeni bir transfer açıklanması, Rijkaard'ın bir hareketi, Uğur Uçar'ı top sürerken görmek vs.. gibi görüntüleri yakalama umuduyla hipnotize olmuş gibi seyrettriyor kendini GSTV. Artık GSMobile reklamarını ezberledim. Barışın Emre Güngöre "Emre, ne yapıyosun" 'u gurbetçi aksanıyla söylerken ki gülmesini falan çözdüm.

Bir yere misfirliğe gittiğim zaman acaba orda Digiturk var mı düşünceleri bile başladı. Sezon başlayıp galibiyetler gelmeye başladığı zaman ki keyfi hayal bile edemiyorum..

No comments: